İngilizce Kelimeler A1 İngilizce Konuları

İngilizce Meslekler Nelerdir? Türkçeleri ve Okunuşları

ingilizce meslekler nelerdir

Günümüzde küreselleşmenin etkisiyle İngilizce, iş ve eğitim dünyasında önemli bir yer edinmiştir. İngilizce meslekler ve Türkçe karşılıklarını bilmek, hem kariyer gelişimi hem de uluslararası iletişim açısından büyük avantaj sağlar. Bu makalede, İngilizce mesleklerin Türkçeleri ve doğru okunuşlarını ele alarak, hem dil öğrenenlere hem de meslekî terimlere hakim olmak isteyenlere yardımcı olacağız.

İngilizce Meslekler Nelerdir?

İşte İngilizce meslekler, Türkçe karşılıkları ve okunuşları:

ResimİngilizceTürkçeOkunuşu
baker ingilizce mesleklerBakerFırıncıbeykır
butcher kasap ingilizce türkçe mesleklerButcherKasapbutçır
carpenter marangoz ingilizce türkçe mesleklerCarpenterMarangozkarpıntır
cook aşçı ingilizce türkçe mesleklerCookAşçıkuuk
farmer çiftçi ingilizce türkçe mesleklerFarmerÇiftçifarmır (A.İ)
 faama (İ.İ)
fireman itfaiyeci ingilizce türkçe mesleklerFiremanİtfaiyecifayrmın
fisherman balıkçı ingilizce türkçe mesleklerFishermanBalıkçıfişırmın
gardener çiftçi ingilizce türkçe mesleklerGardenerBahçıvangardınır
hairdresser kuaför berber  türkçe ingilizce mesleklerHairdresserKuaför/Berberherdresır
journalist gazeteci ingilizce türkçe mesleklerJournalistGazetecicönılist
judge hakim ingilizce türkçe mesleklerJudgeHakimcac
lawyer avukat ingilizce türkçe mesleklerLawyerAvukatlouyır
mason duvarcı ingilizce türkçe mesleklerMasonDuvarcımeysın
mechanic tamirci ingilizce türkçe mesleklerMechanicTamircimekanik
painter boyacı ingilizce türkçe mesleklerPainterBoyacıpeyntır
plumber tesisatçı ingilizce türkçe mesleklerPlumberTesisatçıplamır
policeman polis ingilizce türkçe mesleklerPolicemanPolispıliismın
postman postacı ingilizce türkçe mesleklerPostmanPostacıpostmın
secretary sekreter ingilizce türkçe mesleklerSecretarySekretersekrıtri
singer şarkıcı ingilizce türkçe mesleklerSingerŞarkıcısingır
soldier asker ingilizce türkçe mesleklerSoldierAskersoulcır
taxi driver taksici ingilizce türkçe mesleklerTaxi driverTaksi sürücüsüteksi drayvır
teacher öğretmen ingilizce türkçe mesleklerTeacherÖğretmentiiçır
waiter garson ingilizce türkçe mesleklerWaiterGarsonveytır
pilot ingilizce türkçe mesleklerPilotPilotpaylıt
engineer mühendis ingilizce türkçe mesleklerEngineerMühendisenciniyır
doctor doktor ingilizce türkçe mesleklerDoctorDoktordaktır
nurse hemşire ingilizce türkçe mesleklerNurseHemşirenörs
goldsmith kuyumcu ingilizce türkçe mesleklerGoldsmithKuyumcugoldsimit
actor erkek oyuncu ingilizce türkçe mesleklerActorErkek Oyuncuektır
shoe-shine boy ayakkabı boyacısı ingilizce türkçe mesleklerShoe-shine boyAyakkabı boyacısışuu şayn boy
tailor terzi ingilizce türkçe mesleklerTailorTerziteylır
sailor denizci ingilizce türkçe mesleklerSailorDenizciseylır
vet veteriner ingilizce türkçe mesleklerVetVeterinervet

Not:

İngilizce meslekler ifade edilirken bazı meslekler için kadın ve erkek kullanımları birbirinden farklılık gösterir.

MaleFemale
a policemana policewoman
a waitera waitress
an actoran actress

İngilizce Meslekler İle İlgili Cümleler

  • My sister is a doctor and she works at the local hospital. (Kız kardeşim doktor ve yerel hastanede çalışıyor.)
  • My father is an engineer and he designs bridges and buildings. (Babam mühendis ve köprüler ile binalar tasarlıyor.)
  • The teacher at our school is very kind and patient with the students. (Okulumuzdaki öğretmen öğrencilere karşı çok kibar ve sabırlıdır.)
  • The police officer chased the thief down the street and caught him. (Polis memuru, hırsızı sokakta kovaladı ve yakaladı.)
  • My neighbor is a carpenter and he built his own furniture. (Komşum marangoz ve kendi mobilyalarını yaptı.)
  • The chef at the restaurant prepared a delicious meal for us. (Restorandaki şef bizim için lezzetli bir yemek hazırladı.)
  • The lawyer defended his client in court and won the case. (Avukat, mahkemede müvekkilini savundu ve davayı kazandı.)
  • The journalist wrote an article about the current political situation. (Gazeteci, güncel siyasi durum hakkında bir makale yazdı.)
  • The pilot flew the plane safely to its destination. (Pilot, uçağı güvenli bir şekilde varış noktasına uçurdu.)
  • The accountant helped us file our taxes on time. (Muhasebeci, vergilerimizi zamanında beyan etmemize yardımcı oldu.)

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir